DUYURU

Patoloji Bölümü'nde Prof. Dr. Aptullah Haholu hasta kabulüne başlamıştır. // Çocuk Cerrahisi Bölümü'nde Op. Dr. Dilek Çıngı Eker hasta kabulüne başlamıştır. // Nöroloji Bölümü'nde Uzm. Dr. Hilal Taştekin Toz hasta kabulüne başlamıştır. // Patoloji Bölümü'nde Prof. Dr. Aptullah Haholu hasta kabulüne başlamıştır. // Çocuk Cerrahisi Bölümü'nde Op. Dr. Dilek Çıngı Eker hasta kabulüne başlamıştır. // Nöroloji Bölümü'nde Uzm. Dr. Hilal Taştekin Toz hasta kabulüne başlamıştır.

Anksiyete Nedir? Anksiyete Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi

Anksiyete Nedir? Anksiyete Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi

Anksiyete, kişinin kendini tehlikede hissetmesi durumunda vücudu da dahil olmak üzere verdiği tepkilerin genel adıdır. Bu tepkiler tamamen doğaldır. Temel olarak hayatta kalma içgüdüsünün bir parçası olarak kabul edilir. Vücut, tehlike oluşmasına dair bir algıya sahip olması halinde fiziksel ve zihinsel olarak tepki verir. Anksiyete baş edilemeyecek düzeye çıktığında psikolojik bir bozukluk olarak kabul edilir. Daha çok gerginlik hissetme, kaygı ve kan basıncı, nefes alınması vb bedensel tepkiler gibi aniden gelişen yoğun değişimler ile karakterizedir.

Temel olarak vücudun doğal geliştirdiği bir tepki verme hali olsa da anksiyete, bazı durumlarda yaşamı zorlaştırabilir. Özellikle panik atak gibi anksiyete türleri, herhangi bir tehlike olmamasına rağmen kişin ciddi bir kaygı ya da endişe haliyle karşı karşıya kalmasına neden olabilir. Öyle ki panik atak yaşayanlar kalp krizi geçirdiklerini ya da ölmek üzere olduklarını düşünebilir. Anksiyetenin teşhis edilmesi halinde mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Sağlık kuruluşlarının psikoloji ya da psikiyatri servislerinden destek alarak anksiyetenin yarattığı etkilerin tedavi edilmesi mümkündür. 

Anksiyete Nedir?

Anksiyete rahatsızlık uyandırıcı bir iç çatışma haliyle karakterize, sıklıkla tehdit karışışında yoğun endişe ve kaygı duygularının oluşumuna neden olan bir psikiyatrik bozukluktur. Kısaca kişinin herhangi bir tehdit hissetmesi halinde bu tehdide vücudun doğal mekanizması içerisinde endişe ve kaygı ile cevap vermesi durumu şeklinde tanımlanabilir.

Anksiyetede kişinin hissettiği tehlike, genellikle gerçekte var değildir. Buna karşın hissedilen duygunun yoğunluğu yüksektir. Öyle ki anksiyete krizi geçiren birçok kişi kalp krizi geçiriyor olduğuna yönelik korkuyla hastanelerin acil servis birimlerine başvurur. Yaygın anksiyete bozukluğu, kaygı ve endişenin yanı sıra terleme ve çarpıntı gibi fiziksel belirtiler de verir. Genellikle belirtiler, kişiye göre değişkendir.

Anksiyeteyi tetikleyen en temel durumlardan biri de korku halidir. Günümüzde sınavlar, iş ortamı, başarı baskısı ve belirli bir konuda süre sınırlılığı gibi durumlar anksiyetenin en temel nedenlerindendir. Bununla birlikte anksiyeteye neden olabilecek birçok farklı durum ya da olay vardır. Bunlar genetik etkenler ya da çevresel faktörlerden kaynaklanabilir. 

Anksiyete Bozukluklarının Türleri Nelerdir?

Anksiyete bozukluğu, kişiden kişiye göre farklı belirtilerle ortaya çıkabilen bir psikiyatrik sorundur. Bu yüzden farklı türlerle kategorize edilmiştir. Genel olarak anksiyete bozukluklarının türleri şu şekildedir:

  • Yaygın anksiyete bozukluğu: Kişinin gündelik yaşam içerisinde normal olaylara karşı gösterdiği kontrol edilemeyen endişe halidir. Sürekli ve yoğun şekilde gerçekleşir. Kişinin gündelik yaşamını ciddi düzeyde olumsuz etkileyebilir.
  • Travma sonrası stres bozukluğu: Yaşanan ya da karşı karşıya kalınan zorlayıcı bir durumun atlatılamaması haliyle karakterizedir. Anksiyete yaşayan kişi, travmatik olayı tekrar tekrar yaşar ve bu nedenle ciddi bir kaygı oluşur.
  • Panik atak: Genellikle 1-5 dk sürebilir. Panik atak yaşanırken ciddi bir tehlike yoktur. Buna karşın kişi kendisini yoğun bir korku ve endişe halinde hissedebilir ve bu duygulara bedensel belirtiler eşlik eder. Çoğunlukla kalp krizi geçiriyor gibi bir his uyandırır. Bu duruma sebep olan en temel durumu panik atak sırasında nabzın hızlı atması ve daha fazla hissedilmesidir.
  • Sosyal fobi: Sosyalleşme ya da kalabalık ortamlarda bulunmaya ilişkin kişinin kaygı hali beslemesidir. Sosyal fobi yaşayanlar genellikle kalabalık ortamlardan uzak durur ya da sosyalleşme konusunda temkinli hareket eder.
  • Agorafobi: Agorafobi yaşayan kişiler, anksiyete krizleri esnasında bir başkasının onlara yardım edemeyeceğini düşünür. Bu yüzden birçok fiziksel aktiviteye katılmaktan ve kalabalık içine girmekten çekinir ya da uzak durur. Evde kalmayı tercih edebilirler.

Anksiyete bozuklukları, farklı nedenlerle ortaya çıkan ve bireyin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilen psikolojik sorunlardır. Her türü kendine özgü belirtiler gösterse de ortak nokta, kişinin gündelik işlevselliğini sınırlayan yoğun kaygı halidir. Bu nedenle, erken tanı ve uygun tedavi süreci büyük önem taşır.

Anksiyete Neden Olur?

Genel olarak ruhsal bozuklukların nedenlerini kesin olarak söylemek zordur. Bu durum anksiyete için de geçerlidir. Anksiyeteye neden olabilecek durumlar bazı şartlarda kişinin yaşamı ya da kendisi ile ilişkili de olabilir. Buna karşın diğer ruhsal bozukluklar gibi anksiyete de beynin bir bölümünde oluşan kimyasal değişiklikler nedeniyle gelişir.

Söz konusu kimyasal değişimlere kronik sağlık sorunları, zararlı madde kullanımı, ilaçlar, bazı kronik sağlık sorunları sebep olabilir. Bunun yanı sıra güçlü şekilde hissedilen kaygı, endişe ya da stres gibi duygular da yine anksiyete gelişimini tetikleyebilir. Başta çocukluk dönemi olmak üzere kişinin yaşadığı travmatik olaylar da anksiyeteye neden olabilir. 

Anksiyetenin Risk Faktörleri Nelerdir?

Anksiyetenin nedeni olarak tam olarak bilinmiyor olsa da bazı risk faktörlerinden söz etmek mümkündür. Bunlar genel olarak:

  • Ailede daha önce psikiyatrik hastalık öyküsü bulunması
  • Başta çocukluk dönemi olmak üzere erken yaşlarda yaşanan travmatik öyküler
  • Yüksek düzeyde kontrol ihtiyacı ya da mükemmeliyetçilik
  • Yoğun stres, kaygı ve endişe oluşturan durum ya da ortamlar
  • Zararlı madde ya da alkol kullanımı
  • Kişinin kendini çok fazla eleştirmesi

Bunların yanı sıra anksiyete, erkeklere oranla kadınlarda daha fazla gözlemlenen bir psikiyatrik sağlık sorunudur. Dolayısıyla kadın olmak da anksiyete risk faktörleri arasında sayılabilir. 

Anksiyete Belirtileri Nelerdir?

Anksiyete belirtileri, kişiden kişiye göre değişkenlik gösterebilir. Bununla birlikte anksiyetenin türü ve neden kaynaklandığı da yine belirtileri etkileyen önemli unsurlardır. Genel olarak anksiyete bozukluğu belirtileri şu şekildedir:

  • Endişeli, kaygılı, gergin ya da huzursuz hissetme
  • Nabız ve nefes alışının hızlanması
  • Ani olarak gelişen soğuk terleme hali
  • Halsiz ve yorgun hissetme
  • Odaklanma problemleri
  • Göğüs bölgesinde hissedilen ağrı
  • Baş ve karın ağrısı

Bunların yanı sıra anksiyete uzun süreçte uyku bozukluklarına ya da uyuyamama durumuna da sebebiyet verebilir. Ayrıca anksiyete fiziksel belirtileri arasında yoğun şekilde hissedilen kalp çarpıntısı, mide bulantısı, ellerde titreme ve kaslarda gerilme gibi semptomlar da vardır.

Anksiyete Krizi Belirtileri Nelerdir?

Bazı anksiyete türleri, kriz veya nöbet şeklinde gelişebilir. Özellikle panik atak hali bu duruma verilebilecek örnektir. Ölüm korkusu, ellerde uyuşma ve karıncalanma ile delirme korkusu; anksiyete semptomları arasında yer alır.

Anksiyete Krizi Belirtileri Nelerdir?

Anksiyete ve panik atak belirtileri şu şekildedir:

  • Ellerde uyuşma ve karıncalanma
  • Ölüm korkusu
  • Kalbin normalde olduğundan daha hızlı çarpması
  • Yoğun şekilde terleme ve terlemeye eşlik eden titreme hali
  • Delirme ya da ölme korkusu
  • Göğüs sıkışması ve nefeste daralma

Anksiyete krizinde kişi genellikle kendisini ve kontrolünü kaybeder. Bu durum ise beraberinde baş dönmesi ya da bayılma hissi oluşumunu tetikleyebilir. 

Anksiyete Nasıl Teşhis Edilir?

Anksiyete teşhisi genellikle sağlık kuruluşlarının psikiyatri ve psikoloji birimlerinde koyulur. Teşhis sürecinde kullanılan birçok farklı teknik vardır. Bunlardan biri olan Beck anksiyete ölçeği hem klinik vakalarda hem de laboratuvar çalışmalarında yaygın şekilde tercih edilir. Beck anksiyete ölçeği, puanlama ile yetişkin ve çocuklarda anksiyetenin şiddetini ölçer. Bu ölçeğin yanı sıra standardize edilmiş bazı anksiyete testi modelleri ile de teşhis koyulması mümkündür. Genellikle detaylı şekilde kişinin öyküsü dinlenir ve fiziksel belirtiler ile genel sağlık değerlendirilmesi yapılarak teşhis konulur. 

Anksiyete Krizi Nasıl Geçer?

Anksiyete krizi, temel tedavi metotlarının yanı sıra yönetilebilen bir süreçtir. Krizin yönetilmesi adına kullanılabilecek bazı teknikler vardır.

  • Vücudun dik durmasını sağlama
  • Güvenli bir ortamda bulunma
  • Dikkat dağıtma ve zihni başka bir yoğunlama
  • İçsel telkinler
  • Nefes egzersizleri

Anksiyete krizi anında şimdiye odaklanmak da önemli bir tekniktir. Gelecek ya da geçmişi düşünmek yaşanan krizin daha ciddi boyutlara ulaşmasına neden olabilir. Şuan için yaşananlara odaklanmak, krizin kontrol altına alınmasında etkili sonuçlar sağlayacaktır.

Anksiyete Nasıl Tedavi Edilir?

Anksiyete tedavisi için geliştirilmiş yöntemleri temel olarak ilaçlı tedaviler ve terapiler şeklinde ikiye ayırmak mümkündür. İlaçlı tedavi yöntemleri anksiyete ilaçları ile yapılır. Bu ilaçlar genellikle kişinin rahatlamasını sağlayan etken maddelerini içerir. Özellikle antidepresanlar bu noktada sıklıkla tercih edilen ilaçlardır. Bunun yanı sıra anksiyete tedavisi için özel olarak geliştirilen bazı terapiler de yine kişinin kendini daha rahat hissetmesini ve kriz ya da kaygı anlarında kontrolü ele almasını sağlayabilir. Anksiyete ve diğer tüm psikiyatrik sorunlar için doktorlarımız listesinden inceleme yapabilir ve randevu oluşturabilirsiniz. 

Doktora Sorun, Öğrenin