DUYURU

Patoloji Bölümü'nde Prof. Dr. Aptullah Haholu hasta kabulüne başlamıştır. // Çocuk Cerrahisi Bölümü'nde Op. Dr. Dilek Çıngı Eker hasta kabulüne başlamıştır. // Nöroloji Bölümü'nde Uzm. Dr. Hilal Taştekin Toz hasta kabulüne başlamıştır. // Patoloji Bölümü'nde Prof. Dr. Aptullah Haholu hasta kabulüne başlamıştır. // Çocuk Cerrahisi Bölümü'nde Op. Dr. Dilek Çıngı Eker hasta kabulüne başlamıştır. // Nöroloji Bölümü'nde Uzm. Dr. Hilal Taştekin Toz hasta kabulüne başlamıştır.

Uyku Apnesi Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Uyku Apnesi Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Geceleri dinlenmek ve güne enerjik başlamak adına uyuduğumuz kaliteli bir uyku, genel sağlığımız için kritik önem arz eder. Fakat bazı durumlarda uyku, dinlenmek yerine bir mücadeleye dönüşebilir. Toplumda sıklıkla rastlanan ve çoğunlukla önemsenmeye “horlama” belirtisi, aslında hayat kalitesini ve genel sağlığı tehdit eden önemli bir problemin işareti olabilir. Yüksek sesle horlama ve gün içi yorgunluk gibi şikayetleriniz varsa, bu durumun altında yatan sebep ciddi bir sağlık problemi olan uyku apnesi olabilir. Bu rahatsızlık, uyku esnasında solunumun tekrar tekrar durması ile karakterizedir ve mutlaka tedavi edilmelidir. 

Uyku Apnesi Ne Demektir?

En basit anlatımıyla uyku apnesi, uyku sırasında nefes alıp vermenin en az 10 saniye süresince durmasıdır. Bu solunum duraklamaları, kandaki oksijen düzeyinin düşmesine sebep olarak organların fonksiyonlarının bozulmasına yol açar. Özellikle kalp ve beyin gibi hayati önem taşıyan organları ciddi şekilde etkiler. Birey, nefessiz kaldığını fark etmeden gece süresince defalarca kısa uyanıklıklar yaşar. Bu durum, ertesi gün ne kadar uyursa uyusun kendini yorgun hissetmesine sebep olur ve uyku kalitesi ciddi anlamda düşer. Solunum duraksamaları, aslında bir nefessiz kalma durumudur ve vücut için son derece tehlikelidir. 

Uyku Apnesi Belirtileri ve Tipleri

Bu sendromun belirtileri çoğunlukla kişinin yatak eşi tarafından fark edilir. En sık görülen uyku apnesi belirtileri içerisinde şunlar yer alır:

  • Gürültülü ve kesintili horlama
  • Uykuda nefesin durduğuna şahit olunması
  • Boğulma ya da nefes nefese kalma hissiyatıyla uyanma
  • Sabahları yorgun ve baş ağrısıyla uyanmak
  • Gün içerisinde aşırı uyku hali ve konsantrasyon güçlüğü
  • Unutkanlık ve sinirlilik

En çok karşılaşılan çeşidi, boğazdaki kasların gevşeyerek hava yolunu tıkaması sonucu ortaya çıkan obstrüktif uyku apnesi olarak bilinir. Daha az görülen merkezi uyku apnesinde de beyin, solunum kaslarına doğru sinyalleri gönderemediğinden solunum kasları çalışmaz. Konuyla alakalı ayrıntılı bilgi ve muayene için hastanemizin göğüs hastalıkları bölümüne başvurabilirsiniz.

Tanı Nasıl Konur?

Uyku apnesi risk faktörleri içerisinde aşırı kilo, genetik yatkınlık, alkol ve sigara kullanımı gibi unsurlar bulunsa da kesin teşhis için uzman bir hekim değerlendirmesi önemlidir. Hekim, hastanın tıbbi geçmişini dinledikten ve fiziksel muayene yaptıktan sonra çoğunlukla “polisomnografi” adı verilen bir uyku testi ister. Bu test esnasında, hastanın bir gece boyunca beyin dalgaları, kan oksijen düzeyi, kalp atış hızı, solunumu ve bacak hareketleri gibi pek çok parametresi kaydedilir. Bu veriler, uyku apnesi alanında uzmanlaşmış doktorlar tarafından incelenerek kesin teşhis konulur. 

Uyku Apnesi için Cihaz ve Maskeler

Teşhis konulduktan sonra en yaygın ve etkili tedavi tekniği, pozitif hava yolu basıncı (PAP) tedavisidir. Bu tedavide kullanılan CPAP cihazı, uyku esnasında üst solunum yollarını sürekli açık tutmak adına hafif bir hava basıncı üfler. Bu basınç, bir maske vasıtasıyla hastanın burnuna ya da ağız ve burnuna beraber verilir. Tedavinin konforunu artırmak adına tasarlanan farklı maske çeşitleri bulunur. Daha hafif vakalarda yaşam tarzı değişiklikleri ile birlikte cerrahi yöntemler veya dental apereyler kullanılabilir. 

Uyku Apnesi Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Tedavi edilmeyen uyku apnesi, hayat kalitesini düşürmenin ilerisinde ciddi sağlık problemlerine davetiye çıkarır. Vücudun gece süresince maruz kaldığı oksijen azlığı, zaman içerisinde pek çok organı olumsuz etkiler. Bu riskler içerisinde;

  • Yüksek tansiyon ve kalp hastalıkları
  • Kalp krizi ve inme tehlikesi
  • Tip 2 diyabeti
  • Trafik ve iş kazaları riskinde artış
  • Depresyon ve anksiyete

Bundan dolayı uyku apnesi tedavisi bir alternatif değil, bir zorunluluktur. Günümüzde direkt bir uyku apnesi ilacı olmamakla beraber, tedavi süreci tamamen kişiye özel planlanmalıdır. Sağlığınızı ertelememek ve doğru tedavi alternatifleri hakkında bilgi sahip olmak için alanında uzman doktorlarımız ile görüşebilirsiniz.

Doktora Sorun, Öğrenin