DUYURU

Cumhuriyetimizin 100. yılı kutlu olsun! Gururla... // Çocuk ve Ergen Psikiyatristimiz Sn. Sebla Gökçe profesör kadromuza katıldı. // Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniğimizde tüm muayenelerimiz ücretsizdir. // Medikal Estetik Birimimiz hizmet vermeye başlamıştır.

Vaskülit

Vaskülit

Vaskülit Nedir?

Vaskülit, kan damarlarının iltihaplanmasına sebebiyet veren durumların genel adıdır. Arterit veya anjiyit olarak adlandırılması da mümkündür. Kan damarı duvarında çeşitli farklılıklar meydana gelir. Bu farklılıklar arasında kan damarı duvarının kalınlaşması, daralma, zayıflama ve yara izi yer alır. Her bir değişiklik, kan akışını sınırlandırır. Bu durum, organların ve dokuların hasar görmesine sebebiyet verir.

Damarlarda ya da arterlerde görülebilen vaskülit, birçok farklı türe sahiptir. Bu türlerin belirtileri değişiklik gösterir. Her yaş ve cinsiyetten insanda görülmesi mümkündür. Kısa süreli sorunlar, genel olarak akut vaskülit olarak adlandırılır. Bunun yanı sıra çok daha uzun süreli hastalıklar kroniktir. Hastalığın farklı türlerinde, tercih edilen tedavi yöntemleri değişebilir. Bu nedenle belirtilerin gözlemlenmesi durumunda teşhis koyma uygulamalarının gerçekleştirilmesi son derece önemlidir. 

Vaskülit Belirtileri Nelerdir?

Vaskülit, çeşitli semptomlarla ortaya çıkan bir sağlık sorunu olsa da hastalığın her türünde görülen belirtilerin aynı olmadığını ifade etmek mümkündür. Bunun yanı sıra bazı türlerde herhangi bir semptom gözlemlenmeyebilir. Sıklıkla görülen vaskülit belirtileri genel hatlarıyla şu şekilde sıralanabilir:

  • Baş ağrısı
  • Ateş
  • Yorgunluk ve halsizlik
  • Genel ağrılar ile eklem ağrıları
  • Kilo kaybı

Bahsi geçen damar iltihabı belirtileri birçok hastada görülmekle birlikte hastalığın herhangi bir semptoma neden olmaması da mümkündür. Vaskülitin vücudun hangi bölümlerini doğrudan etkilediği, belirtilerin değişiklik göstermesine neden olabilir. Vaskülitin beyni etkilemesi beyinde vaskülit belirtileri meydana gelebilir. Duyusal bozukluklar, peltek konuşma, görme bozuklukları, his kayıpları; bu tür semptomlardan birkaçıdır.

Vaskülitin damarda ortaya çıkması ise farklı semptomlara neden olabilir. Bacakta damar iltihabı belirtileri arasında şişlik, kızarıklık, sıcaklık artışı, damarda hassasiyet ve sertleşme yer alır. Bu tür belirtilerin görülmesi durumunda doktor kontrolüne gidilmesi, hastalığın ilerlemeden tedavi edilmesini olanaklı hale getirebilir.  

Vaskülit Nedenleri Nelerdir?

Vaskülit, vücudun farklı bölgelerini etkileyebilen bir rahatsızlık olup nedenleri farklılık gösterebilir. Damar iltihabı nedenleri tam olarak anlaşılabilmiş değildir. Fakat üzerine yapılan çalışmaların devam ettiği bilinir. Hastalığın türlerine göre nedenlerin değişmesi mümkündür. Bazı türler, genetik kodlarla yakından ilişkilidir. Bunun yanı sıra romatoid artrit, kan kanserleri ve skleroderma başta olmak üzere bağışıklık sistemini olumsuz etkileyen sağlık sorunlarının yan etkisi olarak da vaskülitin görülmesi olanaklıdır.

5 yaşından daha küçük çocuklarda Kawasaki hastalığının görülme sıklığının daha fazla olduğu bilinir. Bununla birlikte 50 yaş üstü kişilerde dev hücreli arterit görülme olasılığı çok daha yüksektir. 45 yaşından önce yoğun bir şekilde sigara kullanımı ve Buerger hastalığı, vaskülitin görülme sıklığının artmasına neden olabilir. Dolayısıyla hastalığın nedenleri ve risk faktörleri, birçok farklı etkene göre değişiklik gösterir. Belirtilerin gözlemlenmesi durumunda kalp ve damar cerrahisi birimine başvurmak, hastalığın altında yatan durumların ortaya çıkarılabilmesi açısından oldukça önemlidir.  

Vaskülitin Sebep Olabileceği Rahatsızlıklar Nelerdir?

Vaskülitin vücudun neresinde görüldüğü, ortaya çıkabilecek hastalıkların da değişiklik göstermesine sebep olur. Orta büyüklükteki damarlardaki vaskülit durumlarında Kawasaki, Poliarteritis Nodosa olmak üzere çeşitli hastalıklar görülebilir. Bunun yanı sıra en büyük arterlerde; Cogan Sendromu, Takayasu Arteriti, Dev Hücreli Arterit oluşabilir.

Küçük ve orta büyüklükteki damarlarda Mikroskobik Polianjitis Eozinofilik Granülomatozis, Santral Primer Anjiyit ve Granülomatozisli Polianjitis meydana gelebilir. Küçük boyutlu damarlarda Sistemik Lupus Eritematosus ve Sjögren Sendromu, Romatoid Artrit ve Anti-GBM Hastalığı görülebilir.

Bazı vaskülitlerin tedavi edilmemesi durumunda ciddi sağlık sorunları meydana gelebilir. Kan pıhtılaşmaları, organ hasarları, inme; bu tür sorunlardan birkaçıdır. Ayrıca kronik ürtiker tedavi edilmezse ortaya çıkan semptomlar, kişinin yaşantısını olumsuz yönde etkileyebilir. Kaşıntı ve ciltte lezyonlar ile karakterize edilen hastalık, kişinin günlük aktivitelerini doğrudan etkileme özelliğine sahiptir. Ayrıca hastanın uyku düzeni de değişebilir. Bunların her biri, kişinin sağlıklı yaşantısını etkileyebilecek risk faktörleridir. 

Vaskülitin Tanısı Nasıl Konur?

Hastalığın tedavisinin doğru bir şekilde yapılabilmesi için tanının konulmuş olması gerekir. Doktor, ilk olarak hastanın tıbbi geçmişini öğrenir. Ardından fiziksel muayene gerçekleştirir. Bundan sonraki adım, gerekli testlerin uygulanmasıdır. İhtiyaç duyulan testler genel hatlarıyla şu şekilde sıralanabilir:

  • Kan testleri, kandaki C-reaktif protein ve kırmızı kan hücresi sayısı tespit edilir.
  • Noninvaziv görüntüleme teknikleri ile kan damarları ve organların hangilerinin etkilendiği belirlenebilir.
  • İdrarda kırmızı kan hücrelerinin bulunup bulunmadığı idrar testleri ile ortaya çıkarılır.
  • Hastalıktan etkilenen vücudun ilgi bölümünden alınan doku örneği, tercih edilen tanı uygulamalarından bir diğeridir.

Bu tür tanı yöntemlerinin her biri, hastalığın ve altta yatan etkenlerin çok daha derinlikli bir şekilde tespit edilmesine imkan tanır. Dolayısıyla teşhis aşamasında titiz hareket etmek, hastalığın doğru şekilde tedavi edilmesi açısından bir hayli önemlidir. 

Vaskülit Tedavisi Nasıl Yapılır?

Vaskülit tedavisi, hastalığın türüne göre değişiklik gösterebilir. Temel olarak iltihabi ilaçlar kullanılmakla birlikte altta yatan hastalığın tedavisi için farklı yöntemlerin kullanılması da olanaklıdır.

Hastalığın tedavisinde tercih edilen steroidler, son derece önemli bir yere sahiptir. Hastalığın birçok türünde kullanılabilir, ilacın dozu ve süresi, hastalığın şiddetine göre değişiklik gösterebilir. Bu nedenle tanı aşamasında yapılan uygulamalar, tedavinin çok daha doğru bir şekilde gerçekleştirilmesini olanaklı hale getirir.

Kullanılan ilaçların iltihabı azaltması mümkündür. Fakat belirlenen dozda kullanım oldukça önemlidir. Uzun süreli kullanım, istenmeyen etkilerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu tür durumlarda ise bağışıklık baskılayıcı ilaçların tercih edildiği de görülebilir.

Hastalığın şiddetli bir şekilde seyretmesi, çok daha kapsamlı tedavi yöntemlerinin tercih edilmesini zorunlu kılabilir. Genellikle ciddi seyreden hastalıklarda cerrahi yöntem ile tedavi gerçekleştirilir. Bypass greftleme, sıklıkla kullanılan cerrahi yöntemdir. Burada temel amaç, tıkanan kan damarları çevresinde kan akışının olağan bir şekilde sağlanmasıdır.

Bypass greftlemenin yanı sıra böbrek nakli ya da sinüs cerrahisi de tercih edilebilir. Ürtikeryal vaskülit tedavisi ise hastalığın şiddeti ve seyrine göre farklı şekilde gerçekleştirilebilir. Bağışıklık sisteminin aşırı aktivitesini baskılamaya çalışan ilaçlar ya da kanın zararlı maddelerden arındırılabilmesi için plazmaferez yöntemi kullanılabilir. Bunların yanı sıra ürtiker vaskülit tedavisinde immunoglobulin uygulamasının gerçekleştirilmesi de olanaklıdır. Belirtilen tedavi yöntemlerinin her biri, hastalığın türü ve şiddetine göre değişiklik gösterecektir. 

Vaskülit için Nasıl Beslenilmeli?

Vaskülit tedavisi kapsamında sağlıklı beslenme son derece önemlidir. Her ne kadar hastalık için özel bir diyet bulunmasa da kişinin dengeli beslenmesi tavsiye edilir. Genel olarak doğru beslenme açısından dikkat edilmesi gerekenler şu şekilde sıralanabilir:

  • Akdeniz tipi beslenme önerilir.
  • Az yağlı süt ürünleri tüketilmelidir.
  • Bol su içilmelidir.
  • Meyve ve sebze bol, dengeli bir şekilde tüketilmelidir.
  • Yemekler az tuzlu tüketilmelidir.
  • Kalsiyum ve D vitamini takviyeleri ihtiyaç halinde alınmalıdır.

Vaskülit tedavisine destek olan bu tür öneriler, kişinin kendisini çok daha iyi hissetmesini sağlayabilir. Bu nedenle belirtilen hususlara dikkat edilmesi hastalığın seyri bakımından çok önemlidir.

Doğru beslenmenin yanı sıra düzenli olarak egzersiz yapmak, uyku sürelerine dikkat etmek, yeterli miktarda istirahat; hastalığın seyri açısından dikkate değer hususlar arasında yer alır. Hastalığı düşündürebilen belirtilerden herhangi birini fark etmeniz halinde doktorlarımız listesinde bulunan uygun hekimlerimizden randevu alabilirsiniz.

Doktora Sorun, Öğrenin